6 Aralık 2012 Perşembe

Terim'in Devre Arası Çıkan Kravatı


 Maçta dakika 56'yı gösterdiğinde manzara fena halde karanlıktı. Cluj, Old Trafford'da 1-0 öne geçmiş, Portekiz'de Galatasaray 1-0 mağlup durumdaydı. Galatasaray'ın o dakikaya kadar hiçbir şey üretememesi de cabasıydı. Enseyi karartan bu tabloyu yerle bir eden faktör, 2011-2012 sezonunun başında Fatih Terim'in taraftarlara söz verdiği takım şablonunda gizliydi: ' Savaşan, coşkulu bir takım !'

 Maçı hemen hemen herkes izlemiştir, en azından bu satırları okuyanlarınız. Maçı tekrar tekrar anlatmanın manası yok bu yüzden, ancak kıyıda köşede kalan ve benim dikkatimi çeken birkaç ayrıntıyı sizle de paylaşmak isterim.

 Eboue'yi 'Maç seçiyor ağbi, adam Şampiyonlar Ligi'nde ve derbilerde bir başka' diye eleştiren ben, benzer bir eleştiriyi Fatih Terim'e de getirebilirim sanırım. Hocanın 6 Şampiyonlar Ligi maçındaki şıklığı adeta göz kamaştırıyor ! Ancak ilk devre boynunda olan şık İtalyan kravatının yerinde ikinci devrede yeller esiyordu. Artık devre arasında soyunma odasında neler yaşandıysa, o kravat çıkmış, ilk düğmeler açılmış durumdaydı.

 Burak Yılmaz'ın 1-1'i getiren golünden sonra hocasına koşup sarılması ve bunu yaparken 'Aslan hocam benim !' demesi, zaten bu takımın o kötü futbola rağmen Portekiz'den nasıl galibiyet çıkarttığını gözler önüne seriyor. Terim takımlarının genlerinde olan şeydir bu, birbiri için savaşa gidecek bir arkadaş grubu yaratmak !




 Bu sabah metroda seyahat ederken ortaokul-lise yıllarım aklıma geldi. Avrupa zaferlerinden sonra okula tüm Galatasaraylılar olarak sarı kırmızı atkılarla giderdik, rakiplerimizi hasetinden çatlatmak için. Bugün metrodaki yolcuların yarısında sarı kırmızı atkılar vardı. Bugünlerin moda deyişinde de geçtiği gibi; '.. ve sonra dedim ki, iyi ki Galatasaraylıyım...'

 Mutsuz bir sonla bitirmek istemezdim ama, şeytanın avukatlığını yapmak, kötü polisi oynamak da lazım bence. Çuvaldızı en başta kendimize batırarak. Şimdi şu senaryoyu bir düşünün, Portekiz yerine Türk Telekom Arena'dayız, ilk yarı golü yedik ve dakika 56'da Cluj 1-0 öne geçti. O noktada, o taraftarın tepkisi nasıl olurdu ? O tepkilerden sonra biz o maçı 2-1'e getirebilir miydik ?

 Sanırım, ne yazık ki bu sorunu cevabını hepimiz biliyoruz...

 Neyse, yıllar sonra yeniden Top 16'dayız, yürüyedur Galatasaray !

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder