8 Eylül 2010 Çarşamba

Futboldan Anladığımız

Geçtiğimiz hafta, basında ve resmi bilet satış yapan kurumun internet sitesinde açıklanan 2 ayrı müsabakanın bilet fiyatları gerçekten ilgimi çekti. Bu müsabakalardan biri, Galatasaray'ın kendi evinde oynayacağı ve ligin 4. haftasına tekabül eden Gaziantepspor maçı idi. Bir diğeri ise, UEFA'nın uluslararası seviyede düzenlediği, 2012 Avrupa Şampiyonası elemelerindeki en kritik dönemeçlerden biri olan Belçika maçı idi. Öncelikle gelin, 2 müsabakanın bilet fiyatlarını karşılaştıralım.

Galatasaray - Gaziantepspor maçı Bilet Fiyatları:

Kale Arkası Kapalı Rakip Takım: 45,00 TL
Kale Arkası Kapalı: 45,00 TL
Kapalı Alt Grup 1: 150,00 TL
Kapalı Alt Grup 2: 100,00 TL
Numaralı Grup 1: 150,00 TL
Numaralı Grup 2: 100,00 TL
VIP 1: 250,00 TL
VIP 2: 200,00 TL
Yeni Açık Alt: 35,00 TL
Yeni Açık Üst: 35,00 TL

Türkiye - Belçika Maçı Bilet Fiyatları:

Fenerium Alt Kenar - Fenerium Üst Kenar: 20,00 TL
Fenerium Alt Orta - Fenerium Üst Orta: 30,00 TL
Maraton Alt Kenar - Maraton Üst Kenar: 20,00 TL
Maraton Alt Orta - Maraton Üst Orta: 30,00 TL
Migros Kale Arkası: 10,00 TL
Türk Telekom Kale Arkası: 10,00 TL



Belki bu karşılaştırma, sizin için bir şey ifade etmeyebilir. Ancak bence, bu bilet fiyatları, ülkemizin futbol özelinden spora bakış açısını özetliyor. Bir tarafta Avrupa Şampiyonası gibi dünyanın en önemli spor organizasyonlarından birine katılım için oynayacağımız en önemli maçlardan biri, diğer taraftan ise lokal ligimizde oynana sıradan bir lig maçı. Aradaki fark, ülkede kabul gören taraftar olgusunun bir dışavurumu adeta.

Milli maçta izleyebileceğiniz yıldızlar, 2 elin parmaklarından daha çoktur sanırım. Belçika deyip geçmeyin, Van Buyten, Kompany, Hazard, Dembele, Felliani, Lukaku gibi dünyanın en önemli liglerinde oynayan oyunculara sahip bir ekipten bahsediyoruz. Bizim ekibimizde de, özellikle 2006 Avrupa Şampiyonası'ndan sonra uluslararası arenada daha tanınır bir hal almış oyunculardan oluşmakta. (Arda, Semih, Hamit, oynamasa da Nihat, Tuncay vs. ) Ayrıca grubun genel şekline baktığımızda da Almanya'nın futbol oyununda rakip farketmeksizin genel ve doğal favori olduğunu düşünürsek, gruptaki en büyük rakibimizin Belçikalılar olduğunu söylemek yanlış olmaz. İşte böyle kritik bir maçtan bahsediyoruz.

Diğer taraftan 34 haftalık bir periyotta oynanacak sıradan bir müsabaka var elimizde. Sahadaki oyuncu kalitesinin milli maçla karşılaştırılması, komedinin en temel unsurlarından biri olurdu herhalde. Ancak, bu oyuncuları izlemenin bedellerine baktığımızda ise tam tersi bir durum ortaya çıktığını görüyoruz.



Futbol Federaasyonu, bilet fiyatlarını açıklarken, ek olarak bilet fiyatlarının neden düşük tutulduğunu da belirtti. Maça ilginin artması ve tribünlerin dolması amacıyla fiyatlar düşük tutulmuştu açıklamalarına göre. Kesinlikle haklı bir sebep, çünkü ülkemizde, taraftarlık davranışını gösterecek ortamı görmeyen futbol seyircilerini bir maça çekmek hemen hemen imkansızdır. Bu durum da , bizim futboldan ne anladığımızı açıkça ortaya koyuyor.

Net olarak görülen, neredeyse hiç kimsenin sahada oynanan futbol kalitesiyle ilgilenmediğidir. Yoksa Galatasaray - Gaziantep maçı ile Türkiye - Belçika maçı kalitesini karşılaştırmak ahmaklık olurdu. Ancak bu ülkede tribüne giden insanların asıl amacı maç seyretmek olmadığı, salt gönül verdikleri renklere destek olmak olduğunu bu donelerle söyleyebilmekteyiz sanırım. Zaten tribünlerin en sevilen simalarının sahaya arkası dönük reisler olması da futboldan ne anladığımızın kısa bir özeti..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder